hortiturkey
Baş Editör

Fındık Yetiştiriciliğinde Fizyolojik Hastalıklarla Mücadele

15 Dakikalık Okuma
28 Nisan 2020 Salı
Bitki Koruma
Fizyolojik bozukluğu olan fındık ağacı
Özet
Fındık yetiştiriciliğinde; besin maddesi noksanlığı ya da fazlalığı ve sıcak ya da soğuktan kaynaklanan fizyolojik bozuklarlarla nasıl mücadele edeceğinizi öğrenin.
0
Paylaş
Bu içerik, Fındık zirai mücadelesinin bir parçasıdır. Bu kategorideki tüm mücadele yöntemlerini ulaşmak için buraya tıklayabilirsiniz.

Besin Maddesi Noksanlıkları

Azot

Azot Noksanlığında

  • Azot noksanlığında, belirtiler ilk olarak fındığın yaşlı yapraklarında ilerleyen aşamasında ise genç yapraklarında görülür.
  • Yaprak ayası normal iriliğini alamayıp daha küçük bir hal alır. Noksanlık, yapraklarda önce açık yeşil sonrasında da sararma görülür. Aşırı noksanlık durumunda kahverengileşme şeklinde görülmektedir.
  • Azot noksanlığında, bitkide bodur gelişme görülür. Yıllık sürgün uzunluğu kısalır ve sürgün uzunluğunun kısalmasıyla meyve gözleri oluşumu ve meyve tutumunda da azalmalar görülür.
  • Fındıkta daneler içini tam dolduramamakta ve tam olgunlaşmadan dökülmeler görülmektedir.
Fındığın ayaklı kerevette kurutulması
Şekil 53. Fındığın ayaklı kerevette kurutulması

Azot Fazlalığında

  • Fındığın, gelişme süresi normalden daha uzun olmakta ve olgunlaşma gecikmektedir.
  • Gövde/kök oranı artmakta kök gelişmesinin aleyhine olan bu durumda bitkilerin su ve besin elementlerinden yararlanma oranı düşmektedir.
  • Artan Azota bağlı olarak yaprağın boyu, genişliği ve alanı artmakta, sürgün boyu aşırı uzamaktadır.
  • Dal ve yapraklar kaba dokulu olmaktadır.
  • Fındığın, gevşek ve kuvvetsiz bir bünyeye sahip olmasına neden olmakta, bu da bitkinin hastalıklara karşı direncini azaltmaktadır.
  • Bitkinin kışı soğuk geçen bölgelerde, kış donlarından daha fazla zarar görmesine neden olur.
  • Fındıkta kabuk kalınlığı artmakta, iç dolgunluğu azalmakta, bu da randımanı olumsuz etkilemektedir.
  • Fındıkta ham yağ oranı azalmakta ve kalite düşmektedir.
  • Bitkinin vegetatif gelişimi artarken, generetif gelişimi azalmakta ve ürün verimi düşmektedir.

Tüm sayılan bu özellikleri dolayısıyla, toprakta organik madde miktarının, yani yarayışlı azot miktarının daima kontrol altında tutulması özel bir önem taşımaktadır. Bu yüzden, fındık verim ve kalitesinin artırılmasında topraktaki azotun dengede tutulması gerekmektedir. Bu da, fındık yetiştiriciliğinde belirli aralıklarla toprak analizlerinin yaptırılmasıyla, doğru ve bilinçli gübrelemeyle sağlanabilir.

Fosfor

Fosfor Noksanlığında

  • Noksanlık ilk önce yaşlı yapraklarda görülmektedir. Fosfor noksanlığında fındıkta büyüme geriler ve bitki koyu yeşil bir renk gösterir. Koyu renk, bitki dokularında nitratın birikmesi sonucunda olmaktadır.
  • Fındıkta sürgünler geç oluşmakta ve tomurcuk oluşumu azalmaktadır.
  • Yapraklar zamanından önce dökülmekte, meyve kalitesi bozulmakta ve olgunlaşma gecikmektedir.
  • Fındıkta çiçeklenme ve döllenme yetersizliğine neden olarak, bir sonraki sene verimde düşüşe neden olur.
  • Noksanlık başlangıcında bitki önce koyu yeşil, ilerleyen aşamasında ise alt yaşlı yapraklar mavimsi mor veya bronz renk alırlar.
  • Fındığın kök gelişimi azalmakta ve bitki gelişimi yavaşlamaktadır.
Bitkide fosfor eksiklik belirtileri
Şekil 57. Bitkide fosfor eksiklik belirtileri

Fosfor Fazlalığında

  • Fosforun fazlalığı, azotun ve bazı mikroelementlerin yarayışlılığını azaltmakta ve fındık verimine olumsuz etkide bulunmaktadır.
  • Hasat zamanının normalden biraz daha erken olmasına neden olur.
  • Fosforun toprakta fazlalığı Ca, B, Cu, ve Mn noksanlıklarına yol açabilir.

Potasyum

Potasyum Noksanlığında

  • Fındıkta noksanlık halinde, bitkinin alt ve orta yapraklarının uç kısımları ile kenarları sararır ve sonra kurumalar görülür.
  • Fındığın yapraklarının geç açımına neden olur ve yapraklar vaktinden önce dökülür.
  • Fındık zuruflarının kısa, kalın bir yapı almasına ve kıvrılmasına neden olarak, meyvenin daha fazla güneşe maruz kalmasına ve bundan dolayı güneş yanıklığına bağlı verim düşüşüne neden olur.
  • Noksanlıkta turgor basıncı düşer ve oluşan su stresi nedeniyle bitki gevşek dokulu bir hal alır.
  • Fındığın kurağa, dona ve hastalık etmenlerine karşı dayanıklılığı azalır.
  • Noksanlıkta fındığın renk, tad, ham yağ oranının düşüklüğü vb. gibi kalite özelliklerinin bozulmasına neden olur.
  • Fındığın azottan yararlanma oranının azalmasına ve iç meyve dolgunluğunun azalmasına neden olur
Bitkide potasyum eksiklik belirtileri
Şekil 58. Bitkide potasyum eksiklik belirtileri

Potasyum Fazlalığında

  • Ortamda potasyumun fazla bulunması halinde, fındığın gelişimine olumlu bir etkisi olmamasına karşın, fazla miktarda potasyum alınır ve bitkide birikir.
  • Potasyum alımının fazlalığında, toprakta magnezyum bulunsa da bitkide magnezyum noksanlığı görülür. Ayrıca Ca, B, Zn, Mn noksanlıklarına sebep olabilmektedir.

 

Kalsiyum

Kalsiyum Noksanlığında

  • Noksanlık belirtileri, ilk olarak fındığın genç organlarında kendisini gösterir.
  • Genç yapraklar önce sararmaya başlar, daha sonra yaprak uçları kenarları yukarıya veya aşağıya doğru kıvrılır, yapraklar deforme olur.
  • Fındıkta büyüme uçları öldüğünden yeni sürgünler meydana gelmez, gelişme geriler ve bitkinin kök sistemi zarar görür.
  • Üst tomurcuklar ölür ve çiçek ile tomurcuklarda erken dökülmeler görülür.
  • Bitki dokusu yumuşar ve hücre içi taşınma mekanizması olumsuz etkilenir.

Kalsiyum Fazlalığında

  • Kalsiyum fazlalığında, toprağın yapısı olumsuz olarak değişmekte, buna bağlı olarak da toprakta yarayışlı halde bulunan bazı bitki besin maddeleri yarayışsız forma dönüşmektedir.
  • Toprakta besin elementi yeterince bulunsa dahi, bitki bundan yararlanamamakta ve verimi olumsuz yönde etkilemektedir.
  • Fazla miktarda bulunan kalsiyum, magnezyumun yarayışlılığını azaltmakta ve magnezyum noksanlığı görülmektedir.
  • Ortamda fazla miktarda Ca bulunması başta P, K ve Mg gibi makro besin elementleri olmak üzere, Mo hariç diğer tüm mikro besin elementlerinin yarayışlılığını olumsuz yönde etkiler
Bitkide kalsiyum eksiklik belirtileri
Şekil 59. Bitkide kalsiyum eksiklik belirtileri

Magnezyum

Magnezyum Noksanlığında

Bitkilerde Mg noksanlığının tek sebebi beslenme ortamında düşük düzeyi değil, aynı zamanda H+, K+, NH4+, Ca+ , Mn+ gibi diğer katyonların miktarı da Mg noksanlığına sebep olmaktadır. Asit topraklarda pH’nın 5 ve daha da düşük olması durumunda Al+3 konsantrasyonlarından dolayı Mg alımı azalmaktadır.

  • Magnezyum bitki bünyesinde mobil, yani hareketli bir besin elementidir, bu yüzden noksanlık belirtileri önce fındığın alt yaşlı yapraklarında görülür.
  • Klorofil oluşumunun azalması nedeniyle yapraklarda sarılık kloroz belirtisi ortaya çıkar. Noksanlıkta, yaprağın her tarafı sarı renk almasına karşın, yaprak damarları yeşil kalır.
  • Megnezyum klorofil molekülünün yapı maddesi olması nedeniyle, noksanlığı halinde fotosentez oldukça azalmakta, ileri safhalarında ise olmamaktadır.
  • Noksanlık halinde klorofil ile birlikte bitkilerde ksantofil ve karoten gibi sarı renk maddeleri önemli miktarda azalır.
  • Magnezyum noksanlık belirtileri bitkiden bitkiye farklılık göstermektedir.
Bitkide magnezyum eksiklik belirtileri
Şekil 60. Bitkide magnezyum eksiklik belirtileri

Magnezyum Fazlalığında

  • Diğer besin elementlerinde olduğu şekliyle, toprakta magnezyum fazlalığı halinde diğer besin elementlerinin yarayışlılıkları azalmaktadır. Magnezyum fazlalığının en olumsuz etkisi K ve Ca alımını engellemesidir.
  • Toprakta ve bitkide yüksek Mg konsantrasyonları, bitkide Ca/Mg dengesini bozarak zararlanmalara sebep olmaktadır. Bu zararlanmalardan Ca noksanlığına hassas olan kökler daha fazla etkilenmektedir.

Kükürt

Kükürt Noksanlığında

  • Kükürt noksanlığında görülen belirtiler, bir ölçüde azot noksanlığında görülen belirtilere benzemektedir.
  • Kükürt noksanlığında da fındık yapraklarında genel bir sararma görülür.
  • Noksanlıkta bitkide, protein miktarı ile kloroplastların klorofil kapsamlarının önemli ölçüde azalmakta ve sararmalarda buna bağlı olarak ortaya çıkmaktadır.
  • Bitkide nişasta, sakkaroz ve çözünebilir azotun biriktiği ve indirgeyici şekerlerin azaldığı saptanmıştır.
  • Noksanlık görülen bitkilerde hücre duvarları ve lifler kalınlaşmaktadır.
  • Bitkinin büyüme hızı ve oranı düşmekte ve kök gelişimi azalmaktadır.

Demir

Demir Noksanlığında

  • Demir noksanlığında fındık yapraklarında yaygın bir sararma (kloroz) görülür. Sararma, yaprak damarlarının yeşil renklerini korumalarına karşın, damarlar arasında düzgün bir sararma şeklinde görülür.
  • Genel olarak genç yapraklarda sararma, yaşlı yapraklara göre kısa bir süre önce görülür ve genç yapraklar bundan daha fazla etkilenir.
  • Klorofil miktarında azalma ve buna bağlı olarak fotosentez oranında düşüş ve bitki solunumunda azalmalar görülür.
  • Noksanlık belirtileri, fazla kireçli topraklarda ve toprak reaksiyonunun yüksek (pH>7.5) olduğu koşullarda ortaya çıkmaktadır.
  • Köklerde de morfolojik değişikler olmaktadır. Noksanlığın şiddetiyle kök uzamasını azaltır, kök uçları kalınlaşır ve kök tüyü oluşumunu artırır. Bilindiği gibi bu değişim Fe alımını artırmak için oluşturulan mekanizmadır.
Bitkide Demir eksiklik belirtileri
Şekil 61. Bitkide Demir eksiklik belirtileri

Mangan

Mangan Noksanlığında

  • Bitkilerde mangan tam anlamıyla hareketsizdir, bu nedenle noksanlık belirtileri önce genç yapraklarda görülür.
  • Bitkilerin yeşilliğini koruyan yaprak damarları arasında bir sararma şeklinde görülür ve noksanlığın ilerlemesi halinde yaprağın tamamı sarı renk alır.
  • Mangan, magnezyum ve çinko noksanlık belirtileri genelde birbiriyle benzerdirler. Ancak, manganda noksanlık önce genç yapraklarda, magnezyum noksanlığı yaşlı yapraklarda ve çinko noksanlığında ise yapraklardaki şekil bozukluğu özellikleriyle birbirlerinden ayırt edilebilirler.
  • Klorofilin yapısında yer almamakla birlikte, yeterli düzeyde manganın bulunmaması halinde bitkide klorofil oluşumu azalır.
  • Mangan noksanlığında bitkide nitratların amino asitlere dönüşümü durur veya çok düşük düzeye iner.
  • Mangan noksanlığı görülen tüm bitki dokuları, küçük hücrelere sahip olup, hücre duvarları basık ve iç epidermal doku büzüşmüş bir şekildedir.

Mangan Fazlalığında

  • Bitkide manganın fazla bulunması zehir etkisi göstermektedir ve demirin bitkiler tarafından alınmasını önlemektedir.
  • Bitkiler demiri ancak Fe2+ şeklinde kullanabilmektedirler, fazla miktarda bulunan mangan da Fe3+’ün indirgenmesini önleyerek, bitkinin demirden yararlanmasını olanaksız hale getirmektedir.
  • Mangan toksikliği özellikle asit topraklarda Ca ve Mg noksanlıklarına yol açar.
  • Mangan toksikliği vejetatif gelişimden çok generatif gelişimi etkiler ve tane verimleri çok az olmaktadır.

Bor

Bor Noksanlığında

  • Bor noksanlığında, bitkilerde büyüme uçları ölmekte, çiçeklenme önemli ölçüde gerilemekte, bitki dokularında suyun ve mineral maddelerin taşınması bozulmaktadır.
  • Bitkilerde bor hareketsizdir, bu yüzden noksanlık belirtileri önce genç organlarda görülür.
  • Bor noksanlığında, bitkilerin olgunlaşmış organlarında amonyum halindeki azot ile çözünebilir organik azotun, amino asitlerin ve amidler birikmekte, buna karşın protein miktarı azalmaktadır.
  • Bitki yapraklarında noksanlık durumunda, şeker ve nişasta konsantrasyonu artmaktadır. Ancak şeker bitkide gereksinim duyulan büyüme uçlarına taşınamamakta ve önemli zararlanmalar ortaya çıkmaktadır.
  • Noksanlıkta, hücrelerde pektinin karşıtı olarak yağ miktarı artmakta ve hücre duvarları kırılgan zayıf bir hal almaktadırlar.
  • Köklerde bodur ve çalımsı görünüm kazandırması, kök uzamasının engellenmesi ve duraklaması
  • Noksanlık belirtileri bitkilere göre farklılıklar göstermekle birlikte, genelde kabuk çatlaması, zamk akıtma, sürgünlerin ölmesi, çiçek ve meyvede anormal durumlar gibi belirtiler görülmektedir.
  • Bor noksanlığında bitkilerin pollen çimlenmesinde düzensizlik meydana gelmekte ve meyve oluşumu gerilemekte, meyveler küçük ve düşük kaliteli olmaktadır.
  • Noksanlık halinde, bitkinin kök gelişimi önemli ölçüde gerilemektedir.
Şekil 62. a) Bor eksikliğinde sürgün ucu ölümü ve b,c) Bor eksiklik belirtileri

Bor Fazlalığında

Gereksinme duyulan borun çok az da olsa fazlası, noksanlığında olduğu gibi bitki gelişmesi üzerine olumsuz etki yapmakta ve gelişme çoğu kez durmaktadır.

Çinko

Çinko Noksanlığında

  • Çinko noksanlığı çok şiddetli değilse sadece yaprakları etkiler, sürgün gelişimi devam eder. Noksanlık şiddetli ise sürgün gelişimi tamamen durur sürgünlerde tomurcuk sayısı azalır veya açılmadan kurur.
  • Çinko noksanlığı, mangan noksanlığı gibi bitkilerin hepsinde, yeşilliğini koruyan yaprak damarları arasında bir sararma ile görülür. Farklı olarak ağaçlarda yaprakların sararmalarının yanı sıra, alacalı olmaları ve rozet oluşturmaları çinko noksanlığının belirtileridir.
  • Noksanlık halinde ağaçlarda uç tomurcuklarının normal gelişememesi, yaprakların küçülmesi ve şekillerinin bozulması gibi belirtiler görülmektedir.
  • Çinko noksanlığında bitkilerin su alımları önemli miktarda azalmaktadır.
  • Noksanlık durumunda oksin oluşumunun azalmasına bağlı olarak, bitkilerde boğum aralarında kısalma ve bodur gelişme görülür.
  • Bitkilerde fenolojik bileşiklerle yağlı maddelerin birikimi ortaya çıkar.
  • Çinko noksanlığında, bitkilerin köklerinde yer yer şişkinliklerle birlikte kök tüylerinin kök ucuna toplandığı görülür.
  • Çinko noksanlığında bitkilerin yapraklarında ve çiçek tomurcuklarında fazla miktarda biriken absisik asidin polen tozlarında ortaya çıkan gelişme bozukluklarının bitkilerde tane oluşumunu olumsuz şekilde etkilediği saptanmıştır.
Bitkide çinko eksiklik belirtileri
Şekil 64. Bitkide çinko eksiklik belirtileri

Çinko Fazlalığında

  • Çinko toksitesinde bitkilerin kök ve sürgün büyümesi azalır, kökler incelir, genç yapraklar kıvrılır ve kloroz görülür.
  • Hücre büyümesi ve uzaması engellenir, hücre organelleri parçalanır ve klorofil sentezi azalır.
  • Çinko fazlalığında kök meristem hücreleri ligninleşerek hem kök hemde gövde büyümesi engellenir.
  • Bitkilerin çinkoya çok az miktarlarda ihtiyaç duyması, çok az miktarda da olsa fazlalığı bitkide zehir etkisi yaratmaktadır.

Bakır

Bakır Noksanlığında

  • Bakır bitkide hareketsizdir, bu nedenle noksanlık belirtileri önce bitkinin genç organlarında görülür.
  • Noksanlık belirtileri bitkiye göre farklılık göstermektedir. Fındıkta, noksanlık belirtileri uç yaprakların sararmasıyla ortaya çıkar. Uç tomurcukların gelişimleri durur, yapraklar küçülüp şekillerini yitirerek rozet oluşturur.
  • Meyvelerde çatlama ve olgunlaşmadan önce dökülme görülür.
  • Bakır noksanlığı görülen bitkilerde normal bitkilere göre protein kapsamının fazlalaştığı, buna karşın yağ, nişasta ve indirgeyici şeker miktarının azaldığı saptanmıştır.
  • Bakır noksanlığı vejetatif gelişmeden çok tohum, dane ve meyve oluşumunu etkiler.
Bitkide bakır eksiklik belirtileri
Şekil 65. Bitkide bakır eksiklik belirtileri

Bakır Fazlalığında

  • Bitkiler bakıra mikro düzeylerde ihtiyaç duyduğundan, normalde gereksinme duyulan miktardan çok az da olsa fazlası bitkide zehir etkisi yaratmaktadır.
  • Bakıra Toleranslı olmayan bitkilerde toksikliğe ilk tepki kök uzamasının azalması, plazma mebranlarının zarar görmesi ve K salgılanması gibi belirtilerdir.
  • Yüksek Cu konsantrasyonuna maruz kalan bitkilerde İAA oksidaz aktivitesinde, keskin düşüşler nedeniyle kök morfolojisinde , uzamada gerileme ve yan kök oluşumu gibi değişimler görülür.

Molibden

Molibden Noksanlığında

  • Molibden bitkide mobil yani hareketli bir elementtir, bu yüzden noksanlık belirtileri önce yaşlı alt yapraklarda görülür.
  • Molibden noksanlığı, orta ve yaşlı alt yapraklarda damarlar arasında sarımsı lekelerle birlikte yaprak kenarlarında nekrozlar oluşur.
  • Bunu yaprak kenarlarına doğru sararma ve yaprakların kıvrılmaları izler.
  • Bitkilerde çiçek oluşumu gerilerken, bitkide tepe ve kök gelişmesi önemli ölçüde etkilenerek bodur bir gelişme görülür.
  • Noksanlıkta azot metabolizmasıyla ilgili enzimler görev yapamadığından, nitrat amonyuma dönüşememekte, bitkide nitrat birikmekte ve protein oluşumu azalmaktadır.
  • Yeteri düzeyde molibdene sahip olmayan bitkilerin yaprak damarları arasında bulunan klorofilin normale oranla daha az olduğu saptanmıştır.
  • Bitkilerde Mo noksanlığında ayrıca çiçekler açılmadan kalmakta, polen oluşumu önlenmektedir. Bu durum polen tanelerinin küçük kalmasına ve protein içermemesine neden olmaktadır.
Bitkide molibden eksiklik belirtileri
Şekil 66. Bitkide molibden eksiklik belirtileri

Klor

Klor Noksanlığında

  • Klor bitkide hareketlidir. Noksanlık belirtileri önce yaşlı yapraklarda görülür.
  • Klor noksanlığı belirtileri alt yaprak uçlarında solma şeklinde ortaya çıkar. Daha sonra yapraklar normal büyüklüklerini yitirerek bronzlaşır ve sararır.
  • Noksanlıkta, meyve verimi önemli ölçüde düşmektedir.
  • Bitkinin tümünde normal gelişme olumsuz yönde etkilenirken, kökler kısa kalır ve yana doğru dallanma büyük ölçüde azalır.

Sodyum

Sodyum Noksanlığında

  • Sodyum noksanlığında, bitki sıcak havalarda çok kolay solma gösterir.
  • Yaprak kenarlarında koyu kahverengi lekeler oluşur.
  • Yapraklar küçülüp incelirken, bitki gelişmesi tümüyle etkilenir ve bodur gelişme görülür.

Fındık Bitkisi Yaprak Örneğinde Bitki Besin Elementinin Sınır Değerleri

Bitki Besin Elementi Çok Az Az Yeterli Fazla
% N < 1.89 1.90-2.25 2.26-2.55 > 2.56
% P < 0.07 0.08-0.13 0.14-0.35 > 0.36
% K < 0.39 0.40-0.84 0.85-2.00 > 2.01
% Ca < 0.79 0.80-1.20 1.21-1.65 > 1.66
% Mg < 0.14 0.15-0.24 0.25-0.40 > 0.41
Fe (ppm) < 40 41-80 81-325 > 326
Cu (ppm) < 2.0 2.1-6.0 6.1-20.0 > 20.1
Zn (ppm) < 14.0 14.1-25.0 25.1-60.0 > 60.1
B (ppm) < 14.0 14.1-45.0 45.1-85.0 > 85.1
Mn (ppm) < 80.0 80.1-250.0 250.1-750.0 > 750.1
Mo (ppm) < 0.099 0.100-0.300 0.301-0.700 > 0.701
Tablo 1. Fındık Bitkisi Yaprak Örneğinde Bitki Besin Elementinin Sınır Değerleri

Fındık Bitkisi İçin Toprakta Bitki Besin Elementinin Sınır Değerleri

Bitki Besin Elementi Çok Az Az Yeterli Fazla Çok Fazla
% Organik Madde < 1.9 2.0-4.0 4.1-7.0 7.1-10.0 > 10.1
% N < 0.09 0.10-0.20 0.21-0.35 0.36-0.50 > 0.51
P (mg.kg-1) < 39.9 40.0-79.9 80.0-119.9 120.0-149.9 > 150.0
K (mg.kg-1) < 85.0 86.0-320.0 321.0-750.0 751.0-1750.0 > 1751.0
Ca (mg.kg-1) < 500 501-1199 1200-3400 3401-4500 > 4501
Mg (mg.kg-1) < 49 50-200 201-420 421-1000 > 1001
Fe (mg.kg-1) < 45 46-75 76-110 111-250 > 251
Cu (mg.kg-1) < 0.99 1.00-2.00 2.01-4.50 4.51-6.50 > 6.51
Zn (mg.kg-1) < 1.00 1.01-2.50 2.51-6.00 6.01-10.0 > 10.1
B (mg.kg-1) < 0.35 0.36-1.25 1.26-5.00 5.01-8.00 > 8.01
Mn (mg.kg-1 < 5.0 5.1-15.0 15.1-25.0 25.1-40.0 > 40.1
Mo (mg.kg-1) < 0.099 0.100-0.600 0.601-2.000 2.001-8.000 > 8.001
Tablo 2. Fındık Bitkisi İçin Toprakta Bitki Besin Elementinin Sınır Değerleri

Fındıkta ticari açıdan önemli fizyolojik bir problemdir. Fındığın göbek boşluğunda kahverengi leke oluşumuna neden olur (Şekil 67). Lekeli fındıklar kolayca kırılma eğiliminde olduklarından endüstride kullanımında sorunlar olmaktadır. Belirtiler ülkelere, yıllara ve çeşide göre meyvelerin %7 - %97’sinde görülmektedir. Problemin ana nedeni bilinmemekle birlikte meyve iç gelişimi boyunca gerekli olan toplam sıcaklık değerine ulaşılamayan yüksek yerlerde daha fazla görülmektedir.

İlgili Ürünler

Fındık meyvesinde göbek boşluğu kahverengi leke belirtisi (sağda lekeli, solda normal meyveler
Şekil 67. Fındık meyvesinde göbek boşluğu kahverengi leke belirtisi (sağda lekeli, solda normal meyveler), A.SEZER

Boş Meyve Oluşumu

Tozlanmanın meyve kabuğu gelişimini uyardığı fakat meyve içinin gelişmeye devam edemediği durumlarda içi boş kabuklu meyveler oluşur. Boş meyveler genelde erkenden dökülür. Kabukları kolayca kırılır ve nekrotiktirler. Yüksek oranda boş fındık oluşumuna neden olan faktörler kesin olarak belirlenmemiş olmakla birlikte; araştırmalar yaz aylarındaki toprak neminin düşüklüğü, döllenme sırasındaki düşük sıcaklıklar, çok sık bahçelerdeki düşük ışık yoğunluğu, çeşidin genetik yapısı, polen kaynağı ve besin maddesi eksikliklerinin (özellikle azot, bor, potasyum) bunda etkili olabileceğini göstermektedir.

Soğuk ve Sıcak Zararları

Sonbahar Soğukları ve Kış Donları

Fındık ağaçları orta veya şiddetli kış soğuklarından etkilenir. Kışın son yarısı boyunca sıcak havaları takip eden düşük sıcaklıklar ilk yarıda görülen anormal düşük sıcaklıklara göre erkek çiçeklere ve odun dokusuna daha fazla zarar verir. Fındık ağaçları dondurucu soğuklarda dahi çiçek açabilir ve genellikle soğuklardan etkilenmez ancak tozlanma sırasında sıcaklığın –10°C’ın altına düşmesi halinde sonraki üretim sezonunda verimde azalma gözlenmektedir.

Kış soğuklarından etkilenen ağaçlar ilkbaharda kısmen veya tamamen yaprak açamazlar (Şekil 68). Sürgünler sürer fakat yoğun doku hasarı nedeniyle solar. Daha büyük dallar ve gövdeler de ölümler olmakla beraber daha çok genç sürgün ve küçük dallar etkilenirler. Kambiyum hücrelerinin ölmesi sonucunda odun dokusunda ve kabuk iç kısmında kuru, bronz-siyah, bazen çizgili veya benekli görünüm oluşur. Ağacın zarar görmeyen kısımlarında adventif veya latent tomurcuklardan sağlıklı sürgünler gelişir ve zararın çok şiddetli olmadığı durumlarda dallar kendi kendini
toparlayabilir.

Kış Güneş Yanıklığı

Kış güneş yanıklığı; soğuk zararı, kış zararı ve güney yön zararı olarak da bilinmektedir. Gövde ve dalların alt kısımlarında güney yönündeki kısımlar daha çok etkilenmektedir. Zarar kambiyum
tabakasının ısındığı ve aktif hale geldiği sıcak kış günlerinin ardından dondurucu soğuklar görüldüğünde oluşur ve dallarda kar birikimi olursa daha da artar.

Geceleri donma noktası altında sıcaklık oluştuğunda hasar gören alanlar yarılır veya kabuk soyulur (Şekil 69). Bu yaralardan böcekler ve odun çürüklüğü fungusları bitkiye giriş yapabilirler.

Genç ağaç gövdelerini yoğun güneş ışığı ve buna bağlı ısı artışından koruyarak zarar önlenebilir. Ayrıca gövdelerin badana, kumaş veya değişik malzemelerle kaplanması iyi sonuç vermektedir.

Kış soğuklarından etkilenmiş bir fındık bahçesi
Şekil 68. Kış soğuklarından etkilenmiş bir fındık bahçesi, K.AK

İlkbahar Donları

Fındıkta ilkbahar donları yapraklarda cüceleşmeye ve damarlar arası nekroza neden olur (Şekil 70a). Yapraklarda nekrotik alanlar saçma deliği şeklinde belirtiler oluşturarak dökülür. Bu durum böcek beslenmesi nedeniyle oluşmuş gibi yaprakta parçalı bir görünüme neden olur.

Şekil 69. Fındıkta kış güneş yanıklığı belirtileri

Eğer gelişmeye başlayan sürgün uçları, karanfiller ve yeni oluşmaya başlayan çotanaklar etkilenmiş ise bu kısımlar yoğun nekrozlar sonucu yanıklık ve kurumalar gözlenmektedir (Şekil 70b, c). Özellikle ilkbahar geç donları nedeniyle zaman zaman fındıkta önemli verim kayıpları söz konusu olmaktadır.

Fındık yapraklarında, yeni gelişmekte olan çotanak ve sürgünlerde don zararı
Şekil 70. Fındık a) yapraklarında, b) yeni gelişmekte olan çotanak ve c) sürgünlerde don zararı

Güneş Yanıklığı

Fındık bitkisinin kabuğu çok incedir bu nedenle yaz aylarındaki aşırı güneş zararına karşı hassastır. Yoğun bir budamadan sonra aşırı güneş ışığına maruz kalan yeni dikilen ağaçlar veya kalın dallar daha fazla risk altındadır ve korunmaları gerekmektedir. Odun çürüklüğü ve öz çürüklüğü fungusları güneşten yanmış alanlarda kolonize olur ve ağacı daha da zayıflatırlar.

Kaynaklar

Bu makale, T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI’ndan alınmıştır. İçerikte hiçbir değişiklik yapılmamıştır.

Orijinal Makale

Dr. Kibar AK, Ebru GÜMÜŞ, Dr. Arzu SEZER, Çiğdem BULAM KÖSE, Dr. İlyas DELİGÖZ, Abdullah BALTACI, Ömür DUYAR, Ümit ESER, Nagehan ÇİL TURGUT, Demet ÇELİK ERTEKİN, Dr. Aynur KARAHAN, Dr.Vildan BOZKURT, Dr. Arzu AYDAR (2017). Fındık Entegre Mücadele Teknik Talimatı. Ankara: T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI