Tanımı, Yaşayışı ve Hastalık Belirtileri
Dünyanın tahıl yetiştirilen tüm yörelerine yayılmış olan tahıl küllemesi bitki cinslerine göre özelleşmiştir. Bu nedenle buğdaydaki Erysiphe graminis f.sp. tritici sadece buğdaya özgüdür, diğer buğdaygil türlerini hastalandırmaz. Fungus (E. graminis) altı forma ayrılır. Ayrıca her form altında birçok fizyolojik ırk bulunmaktadır. Buğdayda E. graminis f.sp. tritici, arpada E. graminis f.sp. hordei, çavdarda E. graminis f.sp. secalis, yulafta E. graminis f.sp. avenae, Bromus spp.’de E. graminis f.sp. bromi, Poa spp.’de ise E. graminis f.sp. poae hastalık oluşturur.
Tahıl küllemesi, konukçu üzerinde yüzeysel misel örtüsü oluşturur. Miseller epidermis hücrelerine emeçlerini salarlar. Epidermiste gelişen miseller, konidiofor oluştururlar. Bunların ucunda tespih tanesi gibi sıralanmış konidiosporlar meydana gelir.
Olgunlaşan konidiosporlar ayrılarak yeni enfeksiyonları meydana getirirler. Konukçu sararmaya başladığı zaman misel yığınlarında kleistotesyumlar meydana gelir. Her kleistotesyumda ortalama 15-20 adet askus bulunur. Askuslar içinde dinlenme devresinden sonra belirli koşullarda 4-8 askospor meydana gelir. Bunlar buğday bitkisini enfekte ederek hastalığın meydana gelmesini sağlar.
Etmen ılıman bölgelerde kışı bitki üzerinde misel halinde geçirdiği halde, diğer bölgelerde kleistotesyum halinde geçirir. Bitkilerin sararması ile birlikte oluşan kleistotesyumlar kışı kurumuş bitki yapraklarında geçirirler. Havaların ısınmasıyla birlikte, ilkbaharda askus ve askosporları meydana getirerek primer enfeksiyonları oluştururlar. Sekonder enfeksiyonlar sonbaharda enfeksiyona uğramış tahıl yapraklarında bulunan miseller meydana getirir. Bahar aylarında bu misellerden oluşan konidiosporlar rüzgarla çevreye dağılarak sekonder enfeksiyonları meydana getirir. Konidiosporların optimum çimlenme sıcaklığı 10°C (0-35°C)’dir. Enfeksiyonlar için 15-20°C en uygun sıcaklıktır.
Önceleri buğdayın alt yapraklarının üst yüzeyinde nokta halinde beyaz-gri renkte püstüller görülmekte ve bunlar zamanla esmerleşmektedir. Uygun koşullarda püstüller birleşerek yaprağı tamamen kaplayabildiği gibi, sap ve başakları da enfekte edebilmektedir. Hastalıklı yapraklarda önce lokal sararmalar, sonra nekrozlar görülür. Yaprak üzerinde yer yer yeşil bölgelerin kalması tipik bir görünüm (yeşil ada oluşumu) oluşturur(Şekil 47).

Bitki üzerinde yüzeysel bir tabaka oluşturan misel örtüsü rüzgar, yağmur ve sürtünmelerle dağılabilir. Hastalığa yakalanan bitkiler yatmaya daha elverişli olur, ayrıca hastalık nekrozlar meydana getirerek özümleme yüzeyini azalttığından verimin düşmesine sebep olur.
Buğdayda Külleme Hastalığının Mücadelesi
Kültürel Mücadele
- Sık ekimden kaçınılmalıdır.
- Analiz sonuçlarına göre dengeli gübreleme yapılmalı, özellikle aşırı azotlu gübrelemeden kaçınılmalıdır.
Kimyasal Mücadele
Külleme hastalığının belirtileri uygun koşullarda her yıl görülebilir. Bu nedenle iklim koşulları dikkate alınarak hastalığın seyri izlenmeli, hastalığın bitkinin üst tarafına doğru ilerlediği durumlarda üst yaprakların özellikle bayrak yaprağının hastalıkla bulaşmasını engellemek amacıyla yeşil aksam ilaçlamasına başlanmalıdır.
Kullanılacak ilaçlar ve dozları Ek 4’de(aşağıda) verilmiştir.
Bitki Koruma Ürünleri
Gün aşırı paylaştığımız içeriklerimizle Instagram’da üreticileri bir araya getirdiğimiz bir topluluk oluşturuyoruz. Sen de katıl!
KATILMAK İSTİYORUMKaynaklar
Bu makale, T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI’ndan alınmıştır. İçerikte hiçbir değişiklik yapılmamıştır.
Orijinal Makale
Dr. M. Selçuk BAŞARAN, Dr. Numan E. BABAROĞLU, Dr. Eda AKSOY, Dr. Mehmet DUMAN, Doç. Dr. Adnan TÜLEK, Ekrem KAYA, Abdullah YILMAZ, A. Faik YILDIRIM, Dr. Münevver KODAN, Dr. Arzu AYDAR (2017). Buğday Entegre Mücadele Teknik Talimatı. Ankara: T.C. GIDA TARIM VE HAYVANCILIK BAKANLIĞI